19 Kasım 2015 Perşembe

KİTAP SEVGİSİ




Her akşam özellikle kendi evimizde isek mutlaka Doruk'a kitap okuyorum.Kitap okuyamasak bile kitaplarından açıp nesne, hayvan, olay gösterip ona bir şeyler anlatıyorum. Ben okurken beni dinlediği de oluyor, emekleyip gidip hayvan yada insan seslerini değiştirdiğimde merak ederek geri dönüp baktığı da. Ama şu bir gerçek ki kitaplarını, 6. ayından itibaren elinden düşürmedi. Onları ısırdı, kemirdi, yedi, yırttı, baktı, şu hangisi diye sordum cevapladı ama hiç bir şey beni geçen gün yaşadığım şu olay kadar şaşırtmadı.




Şöyle ki; 
'Bebek Koala Çiftlikte' kitabımızı okurken önüme eğilip eğilip eli ağzında (dişler nedeniyle her zaman ki hali diye düşünmüştüm) kıh kıh diye gülüp duruyordu. Bende "ne yapıyorsun annem" diye gülerek okumaya devam ediyordum. Ne zaman ki o sayfaya geldim ne yapmaya çalıştığını anladım. Şu an cümle cümle aklımda olmamakla beraber kitabın bir sayfasında Bebek Koala tavşan kafesine giriyor ve tavşanlara havuç vermek istiyor. Arkasındaki hayvanlardan korkan Minik Hamster ise "Dikkat et Bebek Koala, tavşan elini ısırabilir" diye bağırıyor. Doruk tam bu noktada kahkahayı patlattı elini ısırarak. Şaşkınlıktan ne yapacağımı şaşırdım. Aylardır okuduğum kitapları dinliyor mu, anlıyor mu acaba sorularımın karşılığını bulmuştum. Evet oğlum beni dinliyordu ve gayette güzel anlıyordu okuduklarımı. Ve o gün o sayfayı bana yaklaşık 20 kez okuttu. Okurken aklıma kitaplarımızdan bahsederken ki tık tık. şu cümlem geldi:
"Küçük Vak Vak'ı hem seslendirip, hem elime peluş ördeğimizi alıp canlandırarak okuduğumda Doruk gülerek dinliyor beni. En az 15 dakika bu şekilde vakit geçiriyor. Tabi bu beni benden alıyor. Keşke diyorum sıkılmasa da uzun süre oturup beni dinlese :) 
İleride bir kitabı 4-5 kez okutacağı zamanlar da gelecek inşallah. İşte o gün bu yazıyı tekrar açıp okuyacağım ve diyeceğim ki oğlum ne kadar küçükmüşsün bir kitaba 15 dakika sabredebiliyormuşsun sadece :)"
Evet çok kısa zaman geçmiş olsa da o gün geldi. Oğlum her gün, okumam için ıh ıh diyerek kitabını uzatıyor ve resmen yalvarıyor bana kitap bittiğinde tekrar tekrar oku diye. Beğendiği sayfaları ise çevirip çevirip 20 kez okuyoruz.
Geçenlerde okuduğum bir blogda (nerede olduğunu bulamadım) özetle şöyle yazıyordu "Kitapkurdu çocuk kolay yetişmiyormuş, bunun aşamaları varmış; bebekken ısırır, yer, yalar, yırtar, büyüdükçe bir kitabı bıkmadan milyon kez okutur ve artık bir süre sonra işi ukalalığa vurur sen okurken hayır o ses onun sesi değildi demeye başlarmış çocuklar :)"
Çok hoşuma gitmişti bu yazı. Biz şuan aynı sayfayı 20 kez okuma aşamasındayız. İnşallah  hepimize her adımını yaşayıp kitapkurdu bir çocuk yetiştirebilmek nasip olur...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder